Aldatacağım

KİTABIN ADI ALDATACAĞIM
KİTABIN YAZARI Esat Mahmut KARAKURT
YAYIN EVİ VE ADRESİ İNKILAP ve AKA KİTAPEVİ İSTANBUL
BASIM YILI 1983



1.KİTABIN KONUSU:
İnsanları kandırmak amacıyla evlenen iki insanın ünlü bir yazarıda aldatmak istemeleri ve yazarın onlara verdiği ders konu edilmektedir.

2. KİTABIN ÖZETİ:
Macit Bey ünlü bir yazardır.Bir gün kitabı ile uğraşmakta iken telefonu çalar.Kitaba o kadar dalmıştırki telefonu geç farkeder.Telefonu açtığında karşısınnda bir bayanı bulur.Telefondaki ses Macit Bey’I sormaktadır.Macit Bey kendisini takdim eder.Bayan Macit Beyi küçüklüğünden beri sevdiğini kitaplarını okuduğunu söyler ve Macit Bey’den birşey istediğini söyler.Macit Bey istediği şeyi meraklı bir şekilde sorar.Bayan kocasının yarın akşam kendisini çok yakın bir arkadaşıyla aldatacağını buna karşı kendisininde kocasını aldatmak istediğini söyler.Aldatmak istediği kişide Macit Beydir.Macit Bey kendisi ile dalga geçildiğini düşünmektedir ve oda bu oyuna katılır.Telefonda bayanla konuşmaya devam eder.Bayana neden kendisini ve kendisini nerden bulduğunu sorar.Bayan tüm gazetelerin ondan bahsettiğini söylemesi Macit Beyi şaşırtır.Macit Bey nerede buluşacaklarını sorması üzerine bayan kocasının ve arkadaşının İzmir’e gittiklerinden emin olunca onu arayacağını söyler.Son olarak Macit Bey bayanın ismini öğrenmek ister.Bayan söylemek istemez ama sonunda Mualla olduğunu söyler.
Macit Bey bu şaka sandığı olaydan etkilenmiş ve inanmaya başlamıştır.Telefonu kapatınca bu işin olabilme ihtimalini düşünür ve “neden olmasın” diye düşünür.
Akşam saatlerinde Macit Bey telefonu beklerken yanında avukat arkadaşı Cihat ‘ta vardır.Macit Bey olayı Cihat ‘a anlatmış ,Cihat olayın şaka olabileceğini söylemiş veya bu olayın altında bir iş olabileceğini söylemiştir.Ama Mahir Bey kendinden ve Mualla’dan çok emindir.Tam o sırada telefon çalar.Macit Bey telefonu heyecanla açar ve Mualla’nın sesini duyar.Mualla Mahir Bey’e hemen gelmesini artık dayanacak sabrının kalmadığını söyler.Macit Bey çok etkilenmiştir.Hemen adresini sorar ve telefonu kapatır.Cihat gitmemesi için Mahir Beyi uyarır ama Mahir Bey Cihat’I dinlemeden gider.Mualla’nın verdiği adrese giden Mahir Bey biraz tedirgindir.Kapıyı usulca çalar bir bayan görür.”Siz misiniz Mualla hanım” der.Mualla ‘da içeri geçmesini işaret edr ve Mahir Bey içeri girer.İkiside çok tedirgindir.Biraz suskun kaldıktan sonra konuşmaya başlarlar.Mahir Bey aç olduğunu söyler ve birlikte yemek yemek için yemek salonuna giderler.Biraz içtikten sonra Mahir Bey hafif sarhoş olmuştur ve artık kendinde değildir.Macit Bey sarhoşluğunda verdiği havayla Mualla’ya daha yakın olmak ister ve bu türlü düşünceleri beslemektedir.Yemek yemek istemediğini söyleyen Macit Bey ‘e Mualla evini gezdirmek ister. Yatak odasına kadar herşey iyidir.Yatak odasına gelince Macit Bey kendisini tutamaz ve Mualla’nın beline sarılır.Mualla bundan hoşlanmaz ve bağırmak istesede Macit Bey onu karyolanıniçine atıverir.
Sabah olduğunda ilk kalkan Mualladır.Kimonosunu giyer ve camdan dışarıyı setreder.Tam o sırada Mualla birdenbire bir korku ve heyacana kapılır.Hemen Macit Bey’in yanına gider ve onu kaldırmak ister.Ancak Macit Bey oralı değildir.Mualla kalkması için ısrar edince uyanır ve etrafa bakınmaya başlar.Macit Bey bu bakışların sonunda Mualla’ya ne kadar güzel olduğunu söylemeye başlar.Ancak Mualla’nınderdi başkadır.Mualla hemen Macit Bey’in evden gitmesini ister.Macit Bey buna bir anlam veremez.Sabah’ın ilk ışığında dışarıda ne yapacağını sorar.Ancak Mualla hemen gitmesini yoksa kötü şeyler olacağını söyler.ikisi bunları konuşurken kapının kapanma sesini duyarlar.Macit Bey telaşlanmıştır.Tam o sırada içeriye yanında iki polisle kısa boylu şişman bir adam girer.Mualla “Mahvoldum Kocam” diye bağırınca Macit Bey durumu anlar.Donup kalmıştır.Polis üstlerini giymelerini söyler ve dışarı çıkarlar.
Polisler dışarı çıkınca Macit Bey ile Mualla ne yapacaklarını şaşırmış halde birbirlerine bakarlar.Ardından Mualla Macit Bey’e geç kaldığını söyler.Macit Bey büsbütün şaşırmıştır.”Koca’nın geleceğini biliyormuydun?” diye sorar.Mualla bu soruya cevap vermez ve üstünü giyinmesini söyler.İkiside tekrar düşünmeye başladıkları sırada Mualla bu işten kurtulabileceklerini söyler.Kocasının parayı çok sevdiğini ve onunla anlaşabileceğini söyler.Macit Bey iyice şok olmuştur.Ardından Mualla kapıya yönelir ve kocasını çağırmaya gider.Odaya gelen Mualla’ya ellerini oğuşturarak antlaşıp antlaşmadığını sorar.Ardından “Büyük bir şey talep edcek değiliz” deyince Macit Bey herşeyi anlar.Adam Macit Bey’den para koparmak istemektedir.Ancak Macit Bey para vermek istemez.Bunun üzerine adam Macit Bey’e Türk Ceza Kanunu’nu okur ve ardından yüz bin lira istediğini söyler.Macit Bey adama bağırmaya başlar.Bunun üzerine adam geleceğini düşünmesini yoksa polisleri çağıracağını söyler.Macit Bey istemesede cebinde yirmi bir bin lirası olduğunu söyler.Adam bunu az bulur ama Mualla “Yeter İsmail artık dayanamayacağım “demesi üzerine İsmail parayı kabul eder, Macit’in istediği imzalı kağıdı verir ve polislere davasından vazgeçtiğini söyler.Polisler olayı anlamadan oradan ayrılırlar.Nacit Bey’de evden ayrılmak üzereyken karı kocayı jüçük düşürücü sözler söyler ve Mualla’ya “İnsan kendini satmadan, .bu kadar alçalmadan da yaşayabilir.Sana acıyor ve nefret ediyorum” der ve evden ayrılır.
Üç gün sonra Macit Bey arkadaşı Cihat’la olayı konuşmaktadırlar.Cihat olayı anladığını ama Macit Bey’in onu dinlemediğini anlatmaktadır.Macit Bey daha fazla konuşmak istemediğini söyler ve Cihat biraz daha konuştuktan sonra evden ayrılır.Cihat evden gidince Macit Bey tekrar yazdığı kitaplara dalar.Tam o sırada hizmetçi Macit Bey’e bir bayanın geldiğini söyler.İçeri giren bayan Mualladır.Macit Bey Mualla’yı evden kovar ama Mualla Macit Bey’e çok pişman olduğunu söyler.Macit Bey’in İsmail’e verdiği parayı getiren Mualla Macit Bey’in kendisine büyük bir ders verdiğini söyleyip “Bir gün aklınıza gelirsem o kadar da fena kadın degilmiş derseniz mutlu olurum “ der ve evden ayrılır.
Ertesi gün bütün gazeteler Şişli’de feci bir cinayetin olduğunu Mualla isimli bir kadının kocasını öldürdüğünü yazmaktadır.Ayrıca kadının kocasını erkek arkadaşı için öldürdüğünü bir gün öncede aşığıyla evde basıldığını ve Mualla’nın tutuklandığını yazmaktadır. Macit okuduğu bu haberlerle telaşlanır ve Cihat’I arar.Cihat merak etmemesini söyler.Ancak Macit Bey tedirgindir , Mualla’yı konuşturmalarından korkar ve hapishaneye gitmek istediğini söyler.Ayrıca Macit Bey Mualla’nın mahkum olmasında kendisini suçlu bulmaktadır.Cihat ‘ta bu fikri çürütmeye çalışır ve akşam geleceğini söyler.
Bir ay sonra Mualla’nın davası gelmiştir.Savcı Mualla’nın kocasını sevdiği erkeğe fenalık etmemesi için öldürdüğünü ve idamla cezalanmasını talep edr.Mualla bu iddiayı kabul etmez hakim olayın gerçek nedenini sorar.Mualla Macit Bey ile geçen olayı anlatır ancak Macit beyin adını vermez.Hakim bu insanın adını vermediği cezasının idam olacağını söylesede Mualla ismini vermez.Tam o sırada arkalardan bir hakim beyin önüne gelir ve kendisinin Mualla’nın ismini vermediği adam olduğunu söyler.Macit Bey İsmaile verdiği parayı Mualla’nın geri getirmesi üzerine İsmail’in kızdığını ,Mualla’nın boğazına sarıldığını , Mualla’da yere düşen tabancayla İsmail’I vurduğunu söyler. Tüm bu ifadeler ve tanıklarla Mualla beş yıl hapis cezası alır.
Mualla’nın hapisten çıkma günü gelmiştir.Hapishane müdürü çevresine Mualla’yı sorar.Mualla hapishanede sevilen bir insandır.Çevresine kimsem yok desede her ay kendisine gelen parayı kimin gönderdiği bilinmemektedir.Ayrıca gelen bu parayı Mualla’nın neden yoksullara dağıttığıda bir sırdır.Çevresi Mualla’nın iyi bir insan olduğundan bunları yaptoğı düşünülmektedir.
Hapishane müdürü Mualla’yı çağırtır.Mualla’nın ayrılma zamanı gelmiştir artık.Ancak Mualla gitmek istemez.Kimsesiz olduğunu gidecek biyeri olmadığını söyler ancak müdür gitmesi gerektiğini eşyalarını toplamasını söyler.
Eşyalarını toplayan Mualla hapishaneden çıkınca, artık ne yapacağını düşünmeye başlar.Bu konu kafasını kurcalar olmuştur.Tam o sırada yanına yaklaşan araba tüm dikkatini bozmuştur.Arabadan Macit Bey iner.Mualla çok şaşırmıştır.Bu heyecandan sonra Macit Bey Mualla’yı evine götürmeyi ister.Mualla karşı çıkar, ama Macit Bey Mualla’nın buna layık olduğunu ,onu mesut edeceğini söyler.Ve parolaları saadet diyerek eve yönelirler.

3.KİTABIN ANA FİKRİ:
Kitap namus kavramı üzerinde durmuştur.İnsanların namuslu bir şekilde de hayatlarını sürdürebileceklerini,namuslu yaşamanın herşeyden üstün olduğu vurgulanmıştır
4.KİTAPTAKİ OLAYLARIN VE SAHIŞLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Bir yazarın insanları dolandırmak için evlenen iki kişi tarafından dolandırılmak istenmesi anlatılmaktadır.
ŞAHISLAR:
Macit Bey: Ünlü bir yazardır.İşine bağlı ,işini seven bir yazardır.Hayatı bilen ,neyin ne olduğunu anlayacak kapasitede ,iyilik yapmayı seven bir insandır.
Mualla :.Aslında iyi bir insandır.Ancak kimsesizliğinin esiri olmuştur.Mecbur kaldığı için kocasıyla evlenmiş.İçinde iyilik kırıntıları plduğundan Macit Beyin sözleri onu doğru yola getirmiştir
İsmail : Parayı seven ,para bulmak için namus kavramını bile hiçe sayabilen karakterde bir insandır.
Cihat :Macit Beyin en yakın arkadaşından biridir.Avukatlık yapmaktadır


5. KİTAB HAKKINDA SAHŞİ GÖRÜŞLER:
Kitap namuslu yaşamın önemi üzerinde durmuştur.insanların ,insanları aldatmadanda yaşayabilecekleri vurgulanmıştır.Tüm bu kavramları anlayabilmek için okunması gereken bir kitap diye düşünüyorum.
6. KİTABIN YAZARI HAKKINDA KISA BİLGİ:
Esat Mahmut Karakurt, birbiri ardına yazdığı aşk ve macera konulu romanlarıyla, yaşadığı dönemin en çok okunan yazarlarından biriydi. 1902 İstanbul doğumlu yazarın, iyi bir eğitim aldığını görüyoruz. 1924 yılında Diş Hekimliği Okulunu, 1930 yılında ise Hukuk Fakültesini bitiren yazar, gazetecilik, öğretmenlik, milletvekilliği ve senatörlük görevlerinde bulunduktan sonra, 1977 yılında bir beyin kanaması sonucunda aramızdan ayrıldı.
.
Esat Mahmut Karakurt'ın Yayınlanmış Kitapları


Vahşi Bir Kız Sevdim 1926
Çölde Bir İstanbul Kızı 1926
Dağları Bekleyen Kız 1936
Allahaısmarladık 1936
Ölünceye Kadar 1937
Son Gece 1938
Kadın Severse 1939
İlk ve Son 1940
Kocamı Aldatacağım 1940
Sokaktan Gelen Kadın 1945
Ankara Ekspresi 1946
Bir Kadın Kayboldu 1948
Ömrümün Son Gecesi 1950
Erikler Çiçek Açtı 1952
Son Tren 1954
Kadın İsterse 1960

Hiç yorum yok: